Yazılar

Allah’ın (cc) Adaleti Asla İptal Olmaz… – Makale – Burhan PERK

Allah’ın (cc) Adaleti Asla İptal Olmaz…

Tarih boyunca yeryüzünde iki kavimi hep okuruz. Biri zulmüyle övünenler, diğeri adalet uğruna can verenler. Ve her çağda, zalimler bir müddet hüküm sürdüler, ama hiçbir çağda sonsuza kadar ayakta kalamadılar. Çünkü Allah’ın (cc) adaleti, ne unutur ne de gecikir.

Hep ifade ettiğimiz gibi, bugün Filistin topraklarında yaşananlar, sadece bir coğrafyanın acısı değildir. Bu, insanlığın çok önemli bir imtihanıdır. Her yıkılan ev, her şehit düşen çocuk, her sessiz kalan kalp; birer şahit olarak kıyamet gününe taşınacaktır…

“Zulmedenleri sakın Allah’ın gaflette olduğunu sanmasın. O, ancak onları gözlerinin korkudan donakalacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim Suresi-42)

İşte bu ilahi erteleme, zalimlerin en büyük imtihanıdır. Bugün kibirle tanklarının, füzelerinin ardına saklananlar; bir gün adaletin önünde titreyerek hesap verecekler. O gün, ne duvarları ne silahları ne de yalanları onları kurtarabilecek.

Siyonizm, sadece bir ideoloji değil, insanlığın vicdanına saplanmış bir hançerdir. Mazlumun kanı üzerinden “güvenlik” inşa eden bu zihniyet, Kur’an’ın açıkça lanetlediği zulmün modern suretidir. Bugün dünya, bu hançerin acısını görmekten kaçınıyor. Bir-leş-miş Milletler, “barış” diyor; ama barış, Filistinli bir çocuğun mezarında artık susmuş bir kelimedir.

“Yeryüzünde bozgunculuk çıkaranların sonu hüsrandır.” (Bakara-205)

Zulümle inşa edilen hiçbir düzen ebedi değildir. Ve hiçbir propaganda, mazlumun duasının önüne geçemez. Çünkü mazlumun duası, arşın kapılarını sarsar.

Biz, öfkemizi adaletle yoğurmak zorundayız. İslam bize kin değil, direnişin vakarını öğretir. Rabbimiz, zulme sessiz kalmamayı; ama adaletin ölçüsünü de aşmamayı emreder.

“Bir kavme olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin.” (Maide-8)

O halde Müslüman, öfkesini Kur’an’la yönlendiren kişidir. Zulme karşı susmaz, ama nefretle de karanlığa teslim olmaz. Çünkü o bilir ki hakikat, sabırla direnenlerin elinde yeşerir.

Bugün zalimler, mazlumların feryadını bastırdıklarını sanıyorlar. Ama tarih tekerrür eder. Firavun da aynı yanılgıya düşmüştü. Nemrud da, Karun da… Hepsi aynı kibirle yürümüştü. Ve hepsinin akıbeti aynı oldu. Kibirleriyle birlikte yerin dibine geçtiler.

Filistin’deki mazlumların kanı, sadece bir toprak davası değil; imanın onur davasıdır. Bu kanın hesabı, elbette bir gün sorulacaktır. Ama o hesap, insanların değil; Allah’ın (cc) adaletiyle görülecektir. O gün geldiğinde, dünyayı susturan sessizlik değil; hakikatin gür sesi yankılanacaktır.

“Zalimler, yaptıklarının karşılığını mutlaka göreceklerdir.” (Şuara-227)

Ve biz inanıyoruz… Zulüm baki kalmaz. Mazlumun duası asla boşa gitmez. Allah’ın (cc) adaleti, er ya da geç tecelli eder. Ve o gün, hiçbir zalim arkasına saklanacak bir ağaç bile bulamaz…

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir




Enter Captcha Here :

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu