Yazılar

Sözde Vaad Edilmiş Topraklar ve Balık Hafızası: Tarihe Adaletle Bakmak – Burhan Perk – Makale

Sözde Vaad Edilmiş Topraklar ve Balık Hafızası: Tarihe Adaletle Bakmak

İsrail’in bâtıl inanç esaslarından biri, kendilerine ilahi olarak “vaad edilmiş topraklar”ın verildiğine olan inançtır. Bu inanca göre bu topraklar Nil Nehri’nden Fırat’a kadar uzanan geniş bir bölgeyi kapsamaktadır. Söz konusu haritaya dikkatle bakıldığında, garip bir şekilde bir balık siluetini andırdığı fark edilir. Bu tesadüfî gibi görünen şekil, aslında derin bir sembolizmi sanki hatırlatmaktadır: Balık hafızası…

Balıkların, kısa süreli hafızaya sahip olduğu söylenir. Geçmişi çabucak unutur, sadece o anı yaşarlar. İşte tarihi hadiselere bu türden bir hafıza ile bakıldığında, hakikatler gölgelenir, adalet terazisi şaşar. Zalim ile mazlumun, katil ile kurbanın yer değiştirdiği bir dünya algısı oluşur. Halbuki Kur’ân-ı Kerim bizlere, tarihi ve olayları unutmamayı, ders çıkarmayı ve adaletle hükmetmeyi emreder:

“Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun…”
(Maide-8)

Bugün dünya sahnesinde yaşanan olaylara baktığımızda, İsrail’in Filistin topraklarında sürdürdüğü işgal, zulüm ve insanlık dışı muamele, tarihî bir sürekliliğin devamıdır. Ancak medya, siyasi çıkarlar ve ideolojik körlükler yüzünden, zalimler kahramanlaştırılırken, asıl kahramanlar, yani mazlumlar canavarlaştırılıyor. Mazluma yapılan zulüm göz ardı ediliyor, işgalin hakikatleri perdeleniyor.

Balık hafızalı bir bakış, sadece olayların görünen kısmına odaklanır. Bütünü göremez, geçmişi hatırlamaz. Oysa Müslüman, basiret sahibidir. Kur’ân ona “düşünmeyi, ibret almayı, tarihten ders çıkarmayı” öğütler. Zira bir rivayette geçtiği üzere Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Mümin, bir delikten iki defa ısırılmaz.” (Buhari)

Bu da bize, geçmişi unutmanın yeni hataların önünü açtığını gösterir. Unutulan her zulüm, yeni bir zulmün kapısını aralar. Bugün Filistin’de yaşananları unutmak; dün Bosna’da, Çeçenistan’da, Arakan’da olanları görmezden gelmekle eşdeğerdir. Bugün İran-İsrail savaşınada, dünü unutarak baktığımızda aynı sıkıntı ile, yani yanlış değerlendirmeler ile karşı karşıya kalacağımız kesindir.

Sözün özü; mesele, hakikate hangi gözle baktığımızdır. Balık hafızasıyla değil; Kur’ân’ın rehberliğinde, adaletin terazisiyle, geçmişi ve bugünü birlikte okuyarak yaklaşmalıyız. Aksi halde zalimler tarih sahnesinde yine kurbanı suçlu, kendilerini ise mağdur gösterecek yollar bulurlar.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir




Enter Captcha Here :

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu