Yazılar

Hakkı Haykıranlar Nerede, Zalimleri Ömer (ra) Sananlar Kim? – (MAKALE) – Burhan PERK

*Hakkı Haykıranlar Nerede, Zalimleri Ömer (ra) Sananlar Kim?*

Bugünlerde, “Allah’tan kork!” diyecek yürekli muvahhide bacılar aranıyormuş.

Tıpkı bir zamanlar Hz. Ömer’e (ra) hakkı korkmadan, çekinmeden söyleyen o cesur kadınlar gibi…

Bu bacıları arıyorlarmış ki, bugünün bazı sözde yöneticilerinin yüzüne de aynı cesaretle hakkı haykırsınlar.

Ama bir durun hele… Bu nasıl bir kıyas? Bugünkü yöneticiler Hz. Ömer (ra) olabilir mi? Onun adaletiyle, Allah (cc) korkusuyla, halka karşı sorumluluğuyla zerre kadar benzerlikleri var mı? Böyle bir benzetme akılla da, imanla da bağdaşmaz.

Kaldı ki, bugün Hz. Ömer (ra) gibi yürekli, adaletli, sorumluluk sahibi erkekler var mı ki, onlara hakkı hatırlatacak kadınlar aranıyor? Ortada ne Ömer kaldı, ne de onun gibi bir duruş…

Bir de işin başka bir boyutu var: Ne zamandan beri erkeklerden ümidimizi kestik de, bu davayı sahiplenip hakkı haykıracak kişileri kadınların arasından arar olduk? Erkekler nereye kayboldu da şimdi bu yük ablalara kaldı?

Üstelik, zulmün içinde boğulmuş tağuti liderleri kalkıp da pak ve tertemiz Resullerimizle ya da Allah’ın (cc) adaletini kılıç gibi çeken halifelerimizle kıyaslamak… Bu sadece büyük bir cehalet değil, apaçık bir iftiradır!

Zulmün tam ortasında oturmuş, Allah’ın (cc) hudutlarını hiçe sayan, halkı sömüren, küfrün kanunlarıyla hükmeden tağuti yöneticileri; pak, temiz, Allah’tan (cc) vahiy almış Resullerle ya da İslam’ı hakkıyla temsil etmiş, adaletiyle tarih yazmış halifelerle kıyaslamak ne demek? Bu nasıl bir cesaret? Bu nasıl bir pervasızlık? Bu sadece cehalet değil; hem dine, hem tarihe, hem de Allah’ın (cc) seçtiği kullarına atılmış büyük bir iftiradır!

Resullerle aynı masaya oturtmaya çalıştığınız o zalimler, Allah’ın (cc) şeriatını değil, batılın kanunlarını uygular. Haramı helal sayar, zulmü adalet diye yuttururlar. Allah’tan (cc) korkmaz, halktan utanmazlar. Onları Hz. Yusuf (as) ile, Hz. Ömer (ra) ile bir tutmak; hak ile batılı birbirine karıştırmak değil de nedir?

Bu öyle sıradan bir dil sürçmesi, basit bir yanlışlık değildir. Bu söz, Allah’ın (cc) dostlarına düşmanlık, düşmanlarına ise övgüdür. Bu apaçık bir tavırdır. Ve Allah’a (cc) karşı böyle bir tavrın hesabı da çok ağırdır!

Bu dilin cezası yalnızca insanların nezdinde değil, Allah’ın (cc) katında olacaktır. Ve o ceza, ne dille anlatılır ne de kul dayanır. Bu tür sözlerin, bu tür kıyasların hesabı mahkeme-i kübrada görülecek. Orada mazeret sökmez, pişmanlık fayda etmez. O gün geldiğinde hiçbiriniz, “bilmiyorduk” diyemeyeceksiniz.

O yüzden, ağzınızı toplayın. Kaleminizi, klavyenizi toparlayın. Haddinizi bilin! Çünkü Allah’ın (cc) kullarına iftira atan, doğrudan Allah’a (cc) savaş açmış olur. Ve Allah’a (cc) karşı savaş açanın akıbeti sadece hüsrandır, azaptır, cehennemdir!

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir




Enter Captcha Here :

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu