Bugün, Ömrünün Geri Kalanının İlk Günü… – MAKALE – Burhan Perk
Bugün, Ömrünün Geri Kalanının İlk Günü…
Rahmetli Ahmed Kalkan hocamızın (Rabbimiz mekânını cennet eylesin 🤲🏻) verdiği çok güzel bir “Banka” örneği vardı.
Bir banka düşünün… Her sabah hesabınıza tam 86.400 lira yatırılıyor. Gün boyu istediğiniz gibi harcayabiliyorsunuz. Fakat tek bir şartı var: Akşam olduğunda kullanmadığınız ne varsa siliniyor, ertesi güne devretmiyor. Ve sabah uyandığınızda yine hesabınızda aynı miktar var. Ne kadar cazip geliyor değil mi?
Ama aslında hepimizin böyle bir bankası var… O bankanın adı “ZAMAN.”
Her sabah Rabbimiz bize 86.400 saniyelik bir ömür emanet ediyor. Her saniye, ya cennet yolunda değerlenecek bir hazine, ya da heba olup gidecek bir kayıptır. Çünkü kullanmadığımız her an, akşam olunca siliniyor; bir daha geri gelmiyor.
“Asra yemin olsun ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak iman edenler, salih amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna.” (Asr-1,3)
Demek ki zaman; imanla, ibadetle, salih amellerle, iyilik ve tefekkürle anlam kazanıyor. Aksi hâlde boşa geçen her saniye, kıyamet günü hesabını vereceğimiz bir kayıptır.
Ama mesele sadece dinî açıdan değil… Dünya hayatında da zaman, en büyük sermayemizdir. Başarıya ulaşan herkes, zamanını disiplinle kullandığı için ulaşır. Aile bağlarını kuvvetlendiren, zamanını sevdiklerine ayırdığı için mutlu olur. Sağlığını koruyan, boş vaktini harekete ve şifalı alışkanlıklara ayırdığı için huzur bulur.
Bazen bir telefonu kenara bırakıp ailemizle sofraya oturmak, her gün 30 dakika kitap okumak ya da günde 15 dakikalık bir yürüyüş yapmak, ömrümüzün kalitesini baştan aşağı değiştirebilir.
Dün artık kapandı, geri gelmeyecek. Yarın elimizde bir garanti değil. Bugün ise Allah’ın (cc) bize sunduğu paha biçilmez bir emanettir.
“İki nimet vardır ki insanların çoğu onların kıymetini bilmez: Sağlık ve boş vakit.” (Buhari)
O hâlde, ömrümüzün sermayesini; İbadete, ilme, ailemize, iyiliğe ve hayırlı işlere, kişisel gelişime ve üretkenliğe sarf etmeliyiz.
Çünkü mal kaybolsa geri kazanılır, ama geçen bir saniye asla geri dönmez.
Kıyamet günü bize sorulacak: “Ömrünü nerede tüketti, gençliğini nerede harcadı?” Ve aynı soruyu aslında bugün de kendimize sormalıyız: Bugün, zamanımızı nasıl harcadık? Bizi Allah’a (cc), sevdiklerimize ve kendimizi geliştirmeye bir adım daha yaklaştırdı mı?
Zamanını Allah’ın (cc) rızasına ve insanlara faydalı işlere uygun kullananlar, dünyadan kazançla ayrılacaklar inşaAllah. Onu boşa harcayanlar ise sadece pişmanlıkla…