Kalem-Der dernek binasında, Burhan PERK hocanın sunumuyla gerçekleşen dersimzimde satır başları şu şekildeydi.
- İbadet ne demektir. İbadet sözlükte genel olarak tevazu göstermek, buyun eğmek, alçalmak bibi manalara gelmektedir.
- İbadet kulun Allah için boyun eğerek alçalmasıdır.
- Fıtrat ancak Allah’a ibadet ile korunabilir.
- İbadet konusunda bayraklaştıracağımız ayetler En’am 162 ve Zariat 56. Ayetleridir.
- Ebu Cehiller “La ilehe İllallah” sözünün yeryüzüne hakim olmaması için bütün gayretlerini harcadılar.
- Yine boykot yıllarında Ebu Talip mahallesinde zulme uğratılan Müslümanları bu durumunu ve ne için kendilerine bu zulmün yapıldığını yarın çocuklarımıza nasıl anlatabiliriz diyerek karşı çıkan kimseler vardı. Bu günde Filistin de veya dünyanın başka bir yerinde zulme maruz bırakılan çocuklara karşı duyarsız kalışımızı yarın büyüdüklerinde acaba biz bu çocuklara nasıl anlatırız.
- Kur’an okurken ağlayabilmeyi becermeliyiz çünkü, Rabbimiz kitabından defalarca “deki” dediği halde biz nasıl olurda ağlayamayız.
- Kur’an da “deki” ifadelerinin çok kullanılmasının sebebe bence bu söylenenleri biz kendimize ve başkalarına söyleyemediğimiz içindir. Ve aynı zamanda bir eğitim usulüdür.
- Yine “deki” diye başlayan ayetler Rabbimiz ile olan konuşmalarımız ve Hz Peygamberin muhataplarına “bunlar benim sözlerin değil Rabbimin buyruklarıdır” diyerek Allah ile muhataplarını baş başa bırakıyordu. Ve aynı zamanda da bunlar Kur’an’ın Hz Peygamber tarafından haşa uydurulan bir kelam olmadığının da delilidir.
- Deki ifadelerinden hüküm koyanında, ibadetleri belirleyeninde Allah olduğunu anlamaktayız.
- Allah’tan insana gelen vahiydir, insandan Allah’a giden ise insanın ibadetidir.
- Fatiha süresin ilk topluca indirilen ve daha sonran ekleme yapılmayan bir süredir. Bunun hikmetleri üzerinde uzun uzun durulmalıdır.
- Vahyin inmeye başladığı ilk altı yıl boyunca Hz Peygamberin eğitim yeri olarak kullandığı Darul Erkam’ın sahibi Erkam b. Erkam’ evini İslami eğitime adaması ve her gece bu evin Müslümanlara açık olması, acaba benzer bir durumu bizlerde kendi evlerimizde yapabilirmiyiz?
- Darul Ermam’ın ve Darun Nedve’nın de ibadetleri söz konusu idi.
- İbadetin zaman, mekan ve adam gibi bir şartı yoktur. Hıristiyanlar için ibadet yapabilmek için bir zaman iki mekan üç de papaz gibi bir zorumluluk vardır, ama Müslümanlar için böyle bir şart söz konusu değildir.
- İslam’ın temel ibadetleri risalet yıllarının çok sonraları emredildiği halde namaz daha ilk emirden itibaren vardır ve bunun üzerinde durmamız gerekmektedir.
- İbadetinde ölüsü-dirisi, bayatı ve tazesi vardır. Ölü ibadet ile alakalı Maun süresindeki ayetler örnek verilebilir.
- Hz Peygamberde bir evlat, bir baba, bir dede, bir ticaret adamı,bir komutan, bir aile reisi, bir devlet başkanı, bir arkadaş vb daha fazla sayabileceğimiz örneklikleri bulabilmekteyiz.
- İbadet ederken acaba kabul edilir mi endişesi taşımamız gerekir.
- Namaz mü’minin dik duruşunu sağlayan olmazsa olmaz bir ibadettir.
- İbadetlerde tadili erkan dediğimizde, ibadetlerin fiziki olarak düzgün yapılmasından ziyade ruhunun gözetilerek kılınmasını anlamamız daha doğru olur.
- İbadet insana sorumluluk bilinci kazandırır ve ibadet etmeyen insanlar sorumluluk taşımaları kendilerinden beklenmez. İslam dini sorunluluk taşıyamayacak çocuk, akıl hastalarına ibadet sorumluluğu yüklememiştir.
- Fatiha süresi bir bütün olarak okunup anlaşılmaya çalışılmalıdır. Fatihanın bir bütün olarak okunarak kılındığı namazlara müşrikler müdahale etme gereği duymuşlardır. Hz Peygamberin namazına engel olmak istemeleri, Hz Ebu Bekir (r.a) evinin bahçesinde kıldığı namaz, Hz Şuayb (a.s) namazı gibi.
- İbadetleri, kendisini mutlu edecek bir beklenti içerisinde olan bir kimse gibi eda etmeliyiz.
- Risaletin ilk altı yılında yaklaşık olarak üç bin civarında ayet nazil olmuştur.
- Fıtri bir özelliğimiz olan göz yaşını Allah için akıtabilmeliz.
- İbadetlere karşı sevgi oluşturabilmeliyiz.
- Hz Peygamber efendimiz Peygamberlik süresince önce muhalefet sergilemiş, daha sonrada iktidar olmuştur.
- Kafirlerin temel amaçları bizi ayağı kaldıran ibadet algımızı bozarak, bizim ibadet yaptığımız halde miskin bir hayatı tercih etmemizi istemektedirler.
- Yanlış bir ibadet algısı ancak doğru bir ibadet anlayışıyla ortadan kalkar.
- Kur’an okuma ibadetimizi yerine getirirken doğru bir yaklaşım sergilemeliyiz. Mezheplerin oluşturduğu ve islama mal edilen abdestsiz Kur’an okunmaz yaklaşımı bu yanlı yaklaşımlara bir örnek olarak verilebilir.
- Ölen bir kimseye “biz bu kimseyi kaybettik” deriz. Çünkü beden ortada olsa da ruhunu kaybettiğimiz için bu ifadeyi kullanırız. Aynen bunun gibi ibadetlerde de asıl olması gereken yön ruhi yöndür ve biz orayı kaybetmemeliyiz.
- Yahudilerin kadın algılarındaki, adet gören kadını pis olarak görmeleri ve bu yaklaşımın Müslüman’lar arasında da kabul görmemesi için Hz Peygamberin gösterdiği mücadele. Müslüman pis olmaz, ancak müşrikler pistirler. Asım ŞENSALTIK
